27 Ağustos 2013 Salı

YAVRU DEVE VE BAFRA


“Yavru deve annesine sormuş:
Anne bizim niye hörgücümüz var?

Yavrum! Demiş anne, ‘ Çöl sıcağında susuzluğa dayanalım diye’
Yavru deve peki anne demiş ‘ Bizim toynaklarımız niye bu kadar geniş?’
Yavrum demiş! Anne: ‘Çölde ayaklarımız kuma batmasın diye’
Yavru deve tekrar sormuş: Anne bizim boyumuz niye bu kadar uzun?
Anne cevap vermiş: “Yavrum çölde uzaktan gelen tehlikeleri görebilelim diye.”
Yavru deve peki anne, o zaman bizim hayvanat bahçesinde ne işimiz var.”
VE BAFRA
Bafra Türkiye’nin en verimli ovalarından biri ve tarım merkezi,
Tarımsal sanayiye dayalı potansiyelleri var,
Kızılırmak Deltası ve kuş cenneti gibi dünyanın en önemli alanlarından birine sahip, müzesi, konakları, tarihi eserleri var,
Kaymakamı, Belediye başkanı, Sivil toplum kuruluşları var,
Bakanı, milletvekilleri, siyasi partileri,  belediye ve il genel meclis üyeleri var,
İlçeler hatta iller arasında en güçlü basın kuruluşlarına sahipliği var,
Türkiye çapında iş adamları var,
Genç bir nüfusu var,
Yetenekli insanları var,
Bilim adamları, akademisyenleri, bürokratları var,
Kızılırmak Nehri var,
Gölleri, barajları, baraj gölleri var
Din adamları, kanaat önderleri var,
Geçmişten gelen imece usulü erdemleri var


Ama Bafra;
İşsizliğin en yoğun yaşandığı yer,
Organize Sanayi Bölgesinin olduğu ama yatırımcını çok az olduğu yer,
Üniversitesi olmayan bir yer,
Sürekli göç veren bir yer,
Futbolun sevildiği ama standartlara uygun modern bir stadın olmadığı yer,
Şırnak, Bartın, Iğdır, Ardahan, Bayburt gibi küçük kazalar İl olup üniversiteye kavuşurken Bafra olarak ilçe kaldığımız yer,
2010 yılına göre 2011 yılında nüfusu artacağı yerde azalmış bir yer,
Haklı olarak övündüğümüz Türkiye çapında ki iş adamlarımızın Bafra’dan hem kaçtıkları, hem de yatırım yapmadıkları yer,
Türkiye hızla ilerlerken, gelişir ve büyürken ilçemiz kaplumbağa hızıyla mesafe alan yer,
Tekel, kereste fabrikası özelleştirilirken, tütün biterken alternatif ekonomik kazanımlar elde edilemedi, ilçe ekonomisinin küçüldüğü hatta bittiği bir yer.
Etrafımıza bir bakalım eğri büğrü yollar, yol ortalarında binalar, çarpık kentleşme, kaldırım ve yol işgalleri görüyoruz. Dışarıdan ilçemize gelen Bafra’da 3 ay yaşasın. Samsun garajında onu tek başına bırakalım. Kaldığı evi bulamayacak kadar karma karışık bir imarlaşmanın olduğu yer,
İşsiz ya da emekli sayısı fazlalığı nedeniyle Kahvehane, birahane gibi işyerlerinin en fazla olduğu yer,
Kolektif bilincin çok az olduğu sermayelerin bir araya gelip çok ortaklı güçlü işletmelerin kurulmadığı bir yer,
Emekli şehri haline gelmenin dışında suç şehri olmaya doğru bir gidişatın da olduğu yer,
Aşevinin olduğu, kömür yardımlarının en fazla yapıldığı, yeşil kartlı insanımızın en çok olduğu, yardım için belediyenin ve sosyal yardımlaşma vakfının en fazla uğrandığı yer,
Son zamanlarda Yeni Hastane, Kapalı Spor Salonu, Turizm Fakültesi, Gençlik Merkezi gibi önemli yatırımların yapıldığı, Kızılırmak sedde projesi için dev bir ihalenin yapıldığı, projesinin çizildiği ama yeterince takdir edilmediği, yapanların eleştiri yağmuruna tutulduğu bir yer,
Bafra Sempozyumu gibi bilimin elinin ilçemize değdiği ve bir milat olması gerekirken, başka tartışmalara kurban edildiği bir yer,
Alkışın, moral vermenin, takdir etmenin az, eleştirinin çok olduğu bir yer,
İki etaplı TOKİ Konutlarının TOKİ’nin burada ne işi var, kimse oralardan ev almaz deyip, ikinci etabının unutturulduğu yer, 
Kuş Cenneti, İkiztepe Ören Yeri ve Bafra müzesinin kıymetinin yeterince bilinmediği yer,
Yavru devenin annesine ifade ettiği gibi : “Neden olmamız gerektiği yerde değiliz?” Demek ki bir yerlerde çokça hata var. Demek ki Bafra olarak top yekûn çokça hatalar yaptık. Bunu sorgulamaya da başka bir yazımızda yer veririz.
Dua, selam ve saygılarımla…..






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder