Bugünü düşünerek beldelerini, ilçelerini, şehirlerini ve
ülkelerini yöneten insanları gelecek nesiller yargılayacaktır.
Yargılama derken mahkeme kurmaktan, savcılardan ve hâkimlerden bahsetmiyorum. Bu yargılama vicdanlarda, sohbetlerde, tartışmalarda, belgesellerde, filmlerde, konferanslarda, üniversitelerde, kitaplarda, araştırmalarda olacaktır. Bu yargılamanın konularını Şehircilik, yöneticilik, çevre, planlama, öncelikleri kullanma, kaynakları idare etme, vefa, dürüstlük, doğruluk, sevgi, barış, başta zaman olmak üzere her alanda israf, ahlak, Su, alt yapı, kültür, eğitim, sağlık, ekolojik denge, mimari gibi konularda olacaktır. Bu yargılamadan beraat edenlerin çok az çıkacağını düşünüyorum.
Yargılama derken mahkeme kurmaktan, savcılardan ve hâkimlerden bahsetmiyorum. Bu yargılama vicdanlarda, sohbetlerde, tartışmalarda, belgesellerde, filmlerde, konferanslarda, üniversitelerde, kitaplarda, araştırmalarda olacaktır. Bu yargılamanın konularını Şehircilik, yöneticilik, çevre, planlama, öncelikleri kullanma, kaynakları idare etme, vefa, dürüstlük, doğruluk, sevgi, barış, başta zaman olmak üzere her alanda israf, ahlak, Su, alt yapı, kültür, eğitim, sağlık, ekolojik denge, mimari gibi konularda olacaktır. Bu yargılamadan beraat edenlerin çok az çıkacağını düşünüyorum.
Şöyle bir dünyaya, ülkemize ve çevremize bakalım. Gördüğümüz
savaş, terör, yalan, israf, sömürü, gelir dağılımında adaletsizlikler,
işgaller, diktatörlükler, sahillerin yağmalanması ve betonlaştırılması, trafik
sıkışıklığı, açlık, kuraklık, yeşil
alanların katledilmesi, sevgisizlik, vefasızlık, rüşvet, partizanlık,
gecekondulaşma, nükleer kirlenme, küresel ısınma, hava kirliliği, her yere
atılan ve gömülen kimyasal atıklar, nehirlerin, denizlerin ve suların
kirletilmesi, ormansızlaştırma, erozyon,
canlıların yok edilmesi, yasak avlanma, uyuşturucu, GDO’lu ürünler,
işkence, sağlıksız insanlar ve çarpık
kentleşmedir. Bizleri yönetenlerin ortaya çıkardığı dünya ve çevre budur.
Bugün dünya parlamenter demokrasi adı verilen rejim ile
siyasetçiler tarafından yönetiliyor. Bazı ülkelerde ise krallar ve diktatörler
var. Ülkelerini bunlar yönetiyor. Bazı
ülkeler ise sonuçları önceden belli olan sözde demokratik seçimler ile iş
başına gelenler tarafından yönetiliyor. Devlet Başkanlarını, Cumhurbaşkanlarını, Bakanları, milletvekillerini, senatörleri,
valileri, belediye başkanlarını, il genel ve belediye meclis üyelerini
seçiyoruz veya bunlar atanıyorlar.
Gelecek nesiller
bizleri yöneten bu erk sahiplerini yukarıda saymaya çalıştığım konularda
yargılayacakları gibi, bunları göreve getiren ya da seçen topluluklara da bu
yargılamada bir pay çıkartacaklardır. Yöneten erk sahipleri bu yargılama
soncuna göre idam, mühebpet ağırlaştırılmış mühebped, 30 yıl, kınama gibi
cezalar alırken toplumlarda görevini yapmama, görevini kötü kullanma, suça
iştirak veya suça göz yummak suçlarından cezalar alacaklardır. Bu yargılamadan
sivil inisiyatif dediğimiz toplumun kanaat önderliğine soyunmuş olanlarda yer
alacak ve cezaya çarptırılacaktır.
Yani hiçbirimizin kaçışı yok. Hepimiz yetkimize, gücümüze,
yaptığımıza, yapamadığımıza, korkaklık yada cesaretimize göre bir yere
konulacağız. Ben yaptım oldu olmayacak. Hesap sorulacak. Hem bu dünyada hem de ister inansın ister de
inanmasın ahrette zerresinin hesabını verecek. Bu yargılamanın sonucunu görmek
için en azından son 30 yılda beldelerimize, ilçelerimize, illerimize, son 50
yılda ülkemizde son 100 yılda dünyada olup bitenleri görmemiz ve bilmemiz
sanırım yeter. Dün yönetenleri tenkit edenlerin bugün yönetici olduklarında
dünyayı, Türkiye’yi ve ilçemizi nasıl yönettiklerini görüyoruz. Tenkit
ettiklerinden bu anlamda hiçbir farkları bulunmamaktadır.
Gelecekte yönetimlerde, siyasette bugün ki gibi olmayacak.
Çünkü toplumlarda bugün ki gibi olmayacak. Her meslek grubunda, iş dünyasında
sivil toplumda bambaşka bir nesil geliyor. Daha araştırıcı, daha sorgulayıcı,
daha vizyoner, çok daha temiz, bilime daha çok önem veren, daha eğitimli, daha
uzmanlaşmış kısacası her alanda çok çok daha iyi yetişmiş nesiller yönetimlere
talip olacaklar ve görevlerde onlar olacak.
Bugünü yönetenler ya
yerlerini teslim etmeye hazırlansınlar, ya da değişsinler ve etraflarını
değiştirsinler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder